Ağız kokusunun öncelikle sebebi teşhis edilmeli ve buna göre tedavisi yapılmalıdır.
Ağız içi kaynaklı kokularda yapılması gerekenler:
Tüm çürükler tedavi edilir.
Diş taşları temizlenir. Diş eti hastalığı tedavi edilir.
Gömük ve yarı gömük 20 yaş dişleri çekilir
Diş fırçalama işleminin yanı sıra, dili fırçalamak ve diş ipiyle diş aralarında yiyecek artıkları birikmesine engel olmak.
Günlük su tüketimi genel sağlığımızla bereber diş sağlığımız için de çok önemlidir.
Eczanelerde satılan nane aromalı ağız gargaraları, yemeklerle birlikte nane ve maydanoz tüketmek, elma yemek, şekersiz sakız çiğnemek.
Diş hastalıklarının ve diş bakımının ihmal etmemek.
Diş fırçanızı kuru ve temiz bir yerde muhafaza ediniz ve kullandıktan sonra iyice yıkayınız.
Gıda kaynaklı (sarımsak ,soğan,alkol vb) kokularda ise ertesi sabah aç karnına içilen bir bardak soğuk süt kokuyu belirgin miktarda azaltır.
Yoğurdun ağız kokusu üzerindeki güçlü etkisi
Yoğurdun içinde bulunan prebiyotikler, nötrleştirici etki göstermekte ve ağız içinde yayılan kötü kokuya sebebiyet veren bakterileri öldürür. Özellikle de mide asidi birikiminden kaynaklanan ağız kokusu, ciddi bir hastalıktan kaynaklı değilse, her gün düzenli yoğurt tüketimi kötü kokuyu önler.
- Tüm çürükler tedavi edilir.
- Diş taşları temizlenir. Diş eti hastalığı tedavi edilir.
- Gömük ve yarı gömük 20 yaş dişleri çekilir
- Her öğünden sonra dişlerinizi 2 dakika fırçalayınız ve günde bir kez diş ipi kullanınız.
- Diş fırçanızı kuru ve temiz bir yerde muhafaza ediniz ve kullandıktan sonra iyice yıkayınız.
- Dil çok girintili ve pütürlü yapısı sebebiyle bakterilerin rahatça yerleşip zor temizlenebileceği bir dokudur. Dişlerinizle birlikte dilin yüzeyinin ve özellikle arka kısmının fırçalanması kokuyu önlemek açısından önemlidir. Eğer fırça ile bu yüzeyi fırçalamaktan rahatsız oluyorsanız temiz bir plastik kaşık kullanarak dili kökünden ucuna kadar sıyırarak temizleyiniz.
- Ayrıca dilinizi rahat ve düzgün bir şekilde temizleyebilmek için piyasada bulunan dil fırçaları ve dil kazıyıcıları size çok yardımcı olacaklardır.
- Nane şekeri,ağız spreyleri yada gargaralar ağız kokusunu önlemez sadece kısa bir süre baskılar.
- Gıda kaynaklı (sarımsak ,soğan,alkol vb) kokularda ise ertesi sabah aç karnına içilen bir bardak soğuk süt kokuyu belirgin miktarda azaltır.
Özellikle ön diş eksikliklerinde hastalar kesinlikle dişsiz bırakılmamakta ve günlük rutinleri sağlayaçak şekilde geçiçi dişler mutlaka uygulanmaktadır
Terih edilen hepsinin aynı anda uygulanmasıdır. En azından aynı bölgedeki veya dişsiz tüm çenedeki implantların aynı anda uygulanması hem implantların birbiriyle uymunu sağlamak açısından önemlidir,hem de tek seferlik çerrahi işlem yapılması ile hastanın bekleme süresini kısaltmakta ve yara iyileşmesini hızlandırmaktadır.
Terih edilen hepsinin aynı anda uygulanmasıdır. En azından aynı bölgedeki veya dişsiz tüm çenedeki implantların aynı anda uygulanması hem implantların birbiriyle uymunu sağlamak açısından önemlidir,hem de tek seferlik çerrahi işlem yapılması ile hastanın bekleme süresini kısaltmakta ve yara iyileşmesini hızlandırmaktadır.
Dişeti manikürü-gingivoplasti: Gummy smile denen gülünce dişetlerinin fazla göründüğü durumlarda 1 saatlik küçük bir operasyonla dişetlerini gülme hattı hizasına çekmek mümkündür.
Dişeti grefti: dişeti çekilmesinin fazla olduğu bölgelere doku ilave ederek uzamış gibi görünen diş boylarını seviyelendirmek mümkündür.
Dişhekimleri olarak itiraf etmeliyiz ki hastalarımızın bulunmaktan en mutlu oldukları işi yapmıyoruz. Her ne kadar hastalarımızı rahatlatmaya çalışsak da kimi zaman fobi oluşturmuş diş tedavilerini yapmamız mümkün olamayabilmektedir. Bu gibi durumlarda hastane ortamında genel anestezi altında veya genel anestezist gözetiminde klinik ortamda sedasyon ile uyutarak gerekli tedavileri yapabilmekteyiz.
Renk; sevmediğimiz diş rengimizi 1 saat içinde olduğundan daha açık bir renge kavuşturmak artık hayal değildir. Diş beyazlatma bölümü için tıklayın.
Çapraşıklık; öncelikle ortodontik tedavi seçeneğini değerlendirmek gerekir.Artık erişkinlere de yaş sınırlaması olmadan ortodontik tedavi yapmak mümkündür.
Dişlerin biçimleri; minimal düzensizlikler ve her türlü form bozukluğunda kompozit veya porselen laminate veneerler en konservatif tedavi seçenekleridir.
Düzensiz diş kenarları; çeşitli çene hareketleri ve zamanın aşındırıcı etkisiyle dişlerimizin kesici kenarlarında tırtıklı,düzensiz formlar oluşabilir.Bu durumu 15-20 dakikalık kozmetik düzenleme işlemiyle gidermek mümkündür.Bu işlem sırasında dişlere zarar vermeyecek incelikte aşındırıcı disklerle bozuk yüzeyleri düzeltmek mümkündür.
Koyu renkli dolgular; artık koyu renkli dolguları diş rengindeki dolgularla ( kompozit reçine veya porselen) değiştirmek hiç de zor değildir. Ayrıca teknolojinin hızla gelişmesiyle elde edilen kompozit veya porselen dolgular, amalgam(siyah dolgu) dolgulardan kat kat daha dayanıklı ve dişe adaptasyonları kat kat daha yüksektir.
Gülmek,yüzümüzdeki pek çok kas grubunun çalışmasıyla oluşan ve dişlerimizin göründüğü bir mimiktir. Gülüşümüzü etkileyen pek çok faktör vardır. Güzel bir gülüş için öncelikle yüz biçiminizle ,dudak yapınızla uyumlu dişlere sahip olmanız gerekir. İşte gülüş dizaynı, size kişisel özellikleriniz ve isteklerinizle doğallık ve fonksiyonu birleştirerek yüzününüze en uygun ideal gülümsemeyi oluşturmak için vardır. Yaptırdığınız dişlerin yapay olduğu kimse tarafından anlaşılmamalıdır.
Hamilelik ile diş çürümesi arasında direk bir bağlantı bulunmamakla birlikte bu dönemde çürüğün artmasına sebep olan bazı olaylar vardır.Özellikle ara öğünlerde tatlı, ekşi ve yapışkan gıdaların tüketiminin artması, tükrük kalitesinin bozulması, ilk aylarda görülen kusma sonucu ağız ortamının asidik olması ve hormonal dengelerin değişmesine bağlı olarak diş etlerinde oluşan problemler dişlerin çürüme riskini arttırabilmektedir.
Hamileliğin ilk üç ayında bebeğin organları oluşmaya başladığı için herhangi bir tedavi uygulamaktan veya ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Hamilelikte diş tedavilerinin yapılabileceği en uygun zaman dilimi 3-6. aylar arasıdır. Yapılacak tedavilerde mutlaka bir jinekoloğun konsultasyonu alınarak uygulanmaldır.
Son üç ayda ise hamile bayanların koltukta uzun süre oturmalarının zor olmasından dolayı, bu dönemdeki tedaviler (acil durumların dışında) doğum sonrasına ertelenebilir.
Günlük rutin diş bakımı ,hormonal değişime bağlı olarak Hamilelik Gingivitisi denilen dişeti hastalığına yatkınlığın oluşmasından dolayı önem kazanmaktadır. Dişler sabah akşam düzenli ve yeterine fırçalanmalı ve diş ipi uygulaması mutlaka yapılmalıdır.
Gerektiği takdirde anestezi –dişin uyuşturulması- yapılarak gerekli diş tedavisi uygulanabilir. Özellikle 2. Trimester bunun için oldukça uygun bir zamandır. Yoksa diş ağrısı çekmek hem bebeğe hem de anneye daha stresli ve sağlıksız bir durum oluşturaçaktır. Uygun anestezikler kullanarak problemsiz tedaviler yapmak mümkündür. Diş çekimi dahil gerekli tedaviler uygun koşullarda yapılmalıdır. Enfekte ve devamlı ağrıya sebep olan bir diş hem bebeğin hem de annenin sağlığını sıkıntıya sokmaktadır. Doktor konsültasyonu ile diş çekimi yapılabilir.Röntgen çekmek hamileler için uygun değildir. Çok gerekmedikçe röntgen alınmamalı ,mutlaka gerekiyorsa da kurşun önlük giydirelerek çok düşük radyasyon dozlu dijital röntgen çihazları ile röntgen çekimi yapılmalıdır.
Hamilelik döneminde genel olarak antibiyotik veya ilaç kullanımı önerilmemektedir. Ancak zorunlu hallerde jinekolog konsultasyonu ile penisilin grubu ilaçları kullanılabilir. Tetrasiklin grubu ilaçlar kesinlikle kullanılmamalıdır. Özellikle dişlerin gelişim dönemlerinde kullanılan tetrasiklin grubu antibiyotikler bebeğin dişlerinde kahverengi çizgiler şeklinde renklenmelere sebep olmaktadırlar.
- Dişetlerinin çok göründüğü durumlarda dişeti estetiği uygulamaları ile beraber
- Diş çapraşıklıkları durumda ortodontik tedavi yaptırmak istenmediği zaman
- Dişler arasında boşluk varsa
- Kırık dişlerde
- Eski kötü görünümlü dolguların varlığında
- Dişler arasında büyüklük ve uzunluk farkı varsa
- Dişlerin şeklinden hasta memnun değilse
- Renk değiştirmiş dişlerde , çok başarılı sonuçlar elde edilir.
1. Laminate venerler-yaprak porselen
Laminate veneerler dişlerin görünüşündeki bozuklukları dişin tamamını kesmek yerine sadece ön yüzeyine özel ve hassas bir yöntem ile yapıştırılarak uygulanan bir porselen yöntemidir. Laminate veneerler üst ve alt ön dişleri düzeltmek için mükemmel bir yoldur. Bu yöntem dişten çok az kesim yapılarak veya yeni bir yöntem olan Lumineers tekniği ile hiç diş kesimi yapılmadan uygulanan bir protez tekniği olduğu için en koruyucu protez uygulamasıdır.ışık geçirgenliği fazla olan bir porselen çeşidiyle yapıldıkları için oldukça estetiktirler ve görünümleri doğaldır. 1 hafta gibi kısa bir sürede yepyeni bir gülümsemeye kavuşabilirsiniz. Tek dişe veya arka azılar bölgesine kadar olan kesiçi ve küçük azı dişelerine uygulanabilir.
Hangi dişlere Yaprak Porselen?
- Dişetlerinin çok göründüğü durumlarda dişeti estetiği uygulamaları ile beraber
- Diş çapraşıklıkları durumda ortodontik tedavi yaptırmak istenmediği zaman
- Dişler arasında boşluk varsa
- Kırık dişlerde
- Eski kötü görünümlü dolguların varlığında
- Dişler arasında büyüklük ve uzunluk farkı varsa
- Dişlerin şeklinden hasta memnun değilse
- Renk değiştirmiş dişlerde , çok başarılı sonuçlar elde edilir.
2. Empres/Zirkonyum Kuronlar
geliştirilmiş full seramik materyal ile yüksek dayanıklılığa sahip restorasyonlar yapılabilmektedir. Estetik açıdan mükemmeldirler. Lamine veneerlerden farkı tüm diş yüzeyini kaplamalarıdır. Doku dostu olmaları,alerjik reaksiyonlara sebep vermemeleri ,yüksek dirençli olmaları özellikleri ile doğal dişlere yakın estetik ve fonksiyonu yakalamamızı sağlamaktadır.
Hafif olması sebebiyle hastanın proteze alışma süresini en aza indirmektedir.
Isı iletimi olmadığı içinse diş kesimi sonrası oluşan hassasiyet şikayetleri zirkonla beraber oldukça azalmaktadır.
Metal desteksiz sistemler içinde uzun köprülerin yapılabildiği tek materyal zirkondur. 900 Mpa dirence sahip sistem en yüksek fiziksel değerlerin yanında ışık geçirme özelliği doku uyumu ve birçok değişik endikasyonu kapsar. Empres kuronlar ise daha ziyade ön bölgede kısa boşluklarda uygulanmaktadırlar. Dişlerinize empres veya zirkonyum seçeneklerinden hangisinin ugulanaçağı dişhekiminiz tarafından karşılıklı belirleneçektir.
Her iki alternatifte de metal altyapılı protezlerde karşılaşılan estetik problemler kesinlikle ortadan kalkmaktadır.
Zirkonyum başta kalça eklem protezleri olmak üzere vücudun çeşitli bölgelerinde çeşitli amaçlarla kullanılmış ve bugüne kadar herhangi bir yan etkisi veya zararının olmadığı, alerji yapmadığı saptanmıştır.
Ayrıca ağızda tad bozukluğuna, dişeti problemlerine ve ağız kokusuna yol açmayan sağlıklı bir materyaldir.
Bilgisayar destekli çalışılma sisteminden dolayı protez yapım aşamasındaki hata riskini sıfıra indirmektedir. Bu sayede protez diş uyumu mükemmeldir. Zirkonyumun kendi yapısal özelliğinden dolayı da dişetleri uzun süre sağlığını korur. Dişetlerinde özellikle metallerde karşılaşılan renk değişikliği olmamaktadır.
3.BLEACHİNG-DİŞ BEYAZLATMA
Dişin kendi yapısından kaynaklı renkleşmeleri , carbamid peroksid veya hidrojen peroksid içerikli ajanlarla giderme yöntemidir. Diş taşı temizliğinden farklı olarak dişin dış yüzeyinde oluşmuş birikintilere bağlı renkleşmeleri gidermenin ötesinde dişin kendi rengini açar.
Nasıl bir yöntemdir
Temelde kullanılan 2 yöntem vardır
Hekimin klinikte direkt uyguladığı beyazlatma işlemi
Hastanın evde şeffaf plaklarla uyguladığı beyazlatma işlemi
Ofis Tipi Beyazlatma
Daha kuvvetli beyazlatma ajanları kullanıldığı için evde uygulanan yönteme göre daha hızlı ve etkili yöntemdir.yaklaşık 1 saatlik ajısız bir uygulama ile dişlerin rengi birkaç ton açılmaktadır
Ev Tipi Beyazlatma- Home Bleaching
Kişiye özel dişhekimi tarafından hazırlanan özel plaklarla beraber gece ya da gündüz birkaç saatlik uygulama ile yapılan beyazlatma tipidir. Beyazlatma işlemi hasta tarafından yapılır. Uygulama süresi kontroller sırasında doktor tarafından belirlenir. Genellikle ofis tipi beyazlatmayı desteklemek maksadıyla uygulanır.
Beyazlatmanın dişlere zararı var mıdır?
Diş hekimi kontrolünde yapılan beyazlatmanın dişlere hiçbir zararı yoktur.
Fakat Kontrolsüz kullanılan diş beyazlatma ürünlerinin dişte yapısal bozukluklara sebep olabilmektedir. Bazı beyazlatma ürünleri de tamamıyla aşındırıcı içerir. Bunlar daha çok macunların içinde bulunur. Aslında dişin üzerindeki birikintilere yönelik ürünlerdir . uzun surely kullanımlarda diş minesine zarar verirler.
· Kimlere uygulanabilir,kimlere uygulanamaz?
18 yaşını aşmış yetişkinlerde uygulanabilir. Dikkat edilmesi gereken durumlar mevuttur:
Dişte yapısal bozukluk -dişeti çekilmesi, minede aşırı çatlak ve kırıklar- olduğu durumlarda; kanser tedavisi gören hastalarda ve Hamilelik dönemindeki kullanımıyla ilgili kesin bir bilimsel veri bulunmamakla birlikte,kullanılması tavsiye edilmemektedir.
4. Bonding Uygulamaları- Estetik Kompozit Dolgular
Estetik dolgu nedir : dişe yapıştırıcı sistemler ile bağlanan kompozit materyaller ile yapılan ön diş dolgularına denir.
Kırılırlar mı ?
Gelişen teknolojiyle birlikte uzun ömürlü, estetik ve sağlıklı bir yapıya sahip özel dolgular uygulanır. uygulama sonrası hekimiz tarafından yapılcak uyarılar doğrultusunda kullanıldıklarında oldukça sağlamdırlar.
Ne zaman? Nasıl?
Ön bölge dişlere estetik amaçlı yapılan dolgular;dişlerin şeklini değiştirmek, büyütmek amacıyla dişte herhangi bvir düzeltme yapmadan estetik bir görünüm sağlamak amacıyla geliştirilmişlerdir. Bu uygulamalar estetik, hızlı ve ucuz uygulamalardır. Genellikle uyuşturmaya gerek duymadan tek seansta hızlı yapılan bir tedavidir.
Yeni teknolojiler ile implant yapılamayaçak durumlar neredeyse artık yoktur.
Yeterli kemik olmaması durumlarında dahi uygun çerrahi teknikler ile daha komplike vakalar da çözülebilmektedir. Yine de sadeçe implant değil tüm çerrahi operasyonları sınırlandıran ve mümkün olmayan bir takım durumlar vardır.
Bunlar:
- Kontrol altında olmayan şeker ve kalp rahatsızlıkları
- Kanser
- Ağır kortizon tedavisi gören hastalar
- Alkolizm
- Yoğun sigara kullanımı
Yeni teknolojiler ile implant yapılamayaçak durumlar neredeyse artık yoktur.
Yeterli kemik olmaması durumlarında dahi uygun çerrahi teknikler ile daha komplike vakalar da çözülebilmektedir. Yine de sadeçe implant değil tüm çerrahi operasyonları sınırlandıran ve mümkün olmayan bir takım durumlar vardır.
Bunlar:
- Kontrol altında olmayan şeker ve kalp rahatsızlıkları
- Kanser
- Ağır kortizon tedavisi gören hastalar
- Alkolizm
- Yoğun sigara kullanımı
Implant uygulamalarında belli başlı bir takım kriterler vardır:
- Implantın yüzey yapısı-kemikle sağlıklı tutunma yüzey pürüzlendirmesi ile direkt ilişkilidir.
- Protez yaparkenki uygulama kolaylıkları ve her türlü komplikasyona karşı uygulama seçenekleri
- Implant firmasının teknolojisi ve ARGE çalışmaları
- Uygulayan hekimin terübesi
- Hastada kullanılan tüm ürünlerin steril edilebilen veya tek kullanımlık oluşuna bağlı maliyet artışı
Implant tedavisinde istenen ,yerleştirilen implantın ömür boyu ağızda kalmasıdır. Dolgu veya protez gibi telafisi mümkün olan veya istendiğinde kolaylıkla değiştirilebileçek bir ürün değildir. Bu sebeple kaliteli ve üst düzey donanıma sahip implant seçimi oldukça önemlidir.
Implant uygulamalarında belli başlı bir takım kriterler vardır:
- Implantın yüzey yapısı-kemikle sağlıklı tutunma yüzey pürüzlendirmesi ile direkt ilişkilidir.
- Protez yaparkenki uygulama kolaylıkları ve her türlü komplikasyona karşı uygulama seçenekleri
- Implant firmasının teknolojisi ve ARGE çalışmaları
- Uygulayan hekimin terübesi
- Hastada kullanılan tüm ürünlerin steril edilebilen veya tek kullanımlık oluşuna bağlı maliyet artışı
Implant tedavisinde istenen ,yerleştirilen implantın ömür boyu ağızda kalmasıdır. Dolgu veya protez gibi telafisi mümkün olan veya istendiğinde kolaylıkla değiştirilebileçek bir ürün değildir. Bu sebeple kaliteli ve üst düzey donanıma sahip implant seçimi oldukça önemlidir.
Günümüz gelişen teknolojisiyle beraber eksik diş tedavilerinde ,eskiden boşluğun yanındaki sağlıklı dişleri küçülterek yapılan köprü protezlerinin yerini artık titanyum implantlar almıştır.
Çene kemiğinin içine diş kökünün olması gereken yere çerrahi bir yöntemle yerleştirilen bu implantlar en modern ve estetik tedavi seçeneğidir.
Uygun koşullarda ve tekniklerle yapılan implant tedavisi ağrısız,kısa süreli ve kolay bir yöntem haline gelmiştir.
Yeni nesil kimi implantlarda bekleme süresi olan 1,5-2 ay, 2 hafta gibi kısa bir süreye inmiştir. Bu da porselen protezin yapılma süresini 1/4 oranında azaltarak oldukça önemli bir zaman kazanımı sağlamaktadır.
Ayrıça yeni teknolojili yüzey yapıları mevçuttur. Implatlardaki yüzey yapısı implantın ağızda uzun süre kalmasındaki en önemli faktördür.
Zihinsel olarak tedaviye hazır olmayan çocuk hastalar
Diş hekim fobisi olan hastalar
Ağız diş sağlığı ile beraber genel sağlığı da etkileyeek bir takım faktörlere dikkat edilmelidir.
Annelerin özellikle kalsiyum ve fosfordan zengin yeşil yapraklı sebzelerin tüketimine dikkat etmeleri gerekmektedir. Bununla beraber süt ve süt ürünleri tüketilmelidir. A, C, D vitaminlerini içeren besinler alınmalıdır.
Kırmızı et, balık, yumurta ve tahıl tüketimine dikkat edilmelidir.
Hastanın genel anestezide uyutulmasına gerek olmadan , klinik ortamda, doğru sterizilasyon koşullarında dolgu veya diş çekimi yaparken uygulanan uyuşturma yöntemiyle çene kemiğineyerleştirilir. Kemikle olan iyileşmenin sağlanma süresinden sonra -yaklaşık 1,5 ay- protez ölçü alınarak uygulanır.
Öncelikle ağız içi ve ağız dışı fotoğraflarınız çekilir.Panoromik ağız filminiz alınır. Fotoğraflar bilgisayar ekranına yansıtılarak filminiz ve özel istekleriniz doğrultusunda sahip olmak istediğiniz gülme hattı belirlenir. Dişlerinizde herhangi bir kesme işlemine başlamadan diş rengindeki malzemelerle mo-cap (geçici model) çalışması yapılır. Mo-cap sayesinde dişlerinize dokunulmadan bittiğinde neye benzeyeceğini görmüş olursunuz.
Ağız kokusunun sebebi ölü bakterilerin atık maddesi olan ve volatile sülfür adı verilen bir gazdır.
Nefeste oluşan kötü koku büyük oranda ağız içi kaynaklıdır.
Çürük,iltihaplı bir diş, ilerlemiş dişeti hastalığı ve diştaşları ya da sadece ağız içinde birkaç saatten fazla kalmış gıda artıklarına yerleşen bakteriler kokuya sebep olurlar.
Kokunun sebebi ağız içi değil de sistemik bir problem dolayısıyla da oluşabilir.
Yoğun olarak çay, kahve, alkol içmenin ve şekerli gıdalar tüketmek ağızdaki bakterilerin artmasına neden olur ve bu nedenle ağız kokusu oluşur.
Tütün ürünleri ve alkol tüketimi ağız kokusuna sebep olur.
Akciğer iltihabı, sinüzit, şeker hastalığı (aseton kokusu), mide bağırsak hastalıkları, böbrek yetmezliği (balıksı koku), bademciklerin iltihaplanması(tonsilit) karaciğer ve metabolizma bozuklukları gibi sistemik hastalıklar ağız kokusuna yol açabilir.
Yeni bir gülümseme oluştururken göz önünde bulundurduğumuz bir takım kriterler vardır. Hangi çeşit protez yapılaçak olursa olsun mutlaka değerlendirilmesi gereken bu noktalar şunlardır:
1.CİNSİYET
2.YÜZ ŞEKLİ
3.YAŞ
4.DUDAKLAR
5.DİŞETLERİ VE DİŞLERİN UYUMU
CİNSİYET: Kadın ve erkek anatomisi birbirinden farklıdır. Erkeklerde yüz hatları daha keskin ve belirgindir.Alın burun, çene ucu orantısı kadın yüzüyle farklılıklar gösterir.Kadınlarda geçişler daha yumuşak burun ve kaş kemerleri daha siliktir. Dişlerde de aynı paralellik vardır.
Kadınlarda:
Gülme hattı yukarı doğru kavislidir
Dişlerin köşeleri daha yumuşak döner.
Komşu dişlerin köşeleri arasında minik aralıklar vardır.
Ortadaki iki diş yandaki dişlerden biraz daha uzundur.
Erkeklerde :
Gülme hattı daha düzdür.
Dişlerin hatları daha belirgindir.
Komşu dişler daha düz bir hatta birleşirler
YÜZ ŞEKLİ: Yüz şeklinizle diş formlarınız arasında benzerlikler bulunur. Genellikle uzun yüzlü kişilerde diş formları da uzun; kare veya yuvarlak yüzlü kişilerde diş formları da kare veya yuvarlak olur. Klasik diş hekimliğinde bu benzerlikler korunmaya çalışılarak restorasyon yapılırdı. Ancak estetik yönden bir şeyleri değiştirmek istediğinizde bu benzerlikleri tersine çevirerek farklı ifadeler veren illüzyonlar elde edilebilir. Örneğin uzun yüzlü bir kişiye dikdörtgen formda uzun dişler yapılırsa yüzü olduğundan da uzun görünecektir. Oysa oval veya daha geniş formlar denenerek yüzdeki istenmeyen uzunluk kamufle edilebilir. Veya yuvarlak yüzlü bir kişiye daha ince uzun formda dişler yapılarak yüzünün daha ince görünmesi sağlanabilir
YAŞ: Yaşlanmaya karşı yürütülen savaş her yıl milyonlarca insanı da içine alarak büyüyor. Kadın ve erkek fark etmeden hepimiz genç ve güzel görünmeyi sürdürmek istiyoruz.Kozmetik dişhekimliği bu konuda oldukça önemli yardımlar yapabilir.Gülüşümüz yüzümüzdeki en önemli gençlik kriterlerinden biridir. Yaşla birlikte dişlerimizin renginde bir koyulaşma,boylarında kısalma meydana gelir.
Dokuların sarkmasıyla beraber üst dudağımız da yerçekimi etkisiyle aşağıya doğru sarkar. Dikey boyutumuz kısaldığı için çene ucu-burun ucu birbirine olması gerekenden çok yaklaşır. Konuşurken ve gülerken üst dişlerimizin daha az, alt dişlerimizin daha çok, gözükmesi sonucunda daha yaşlı bir ifadeye sahip oluruz. Birçok kişi çok yanlış bir inanışla yaşlanınca sadece takma dişler yaptırabileceklerini sanıyorlar. Oysa dikey boyut yükseltilmesi, diş beyazlatma, kozmetik düzenleme, bonding, laminate veneer, implant gibi yöntemlerle 20 yıl önceki gülüşünüze kavuşmanız hiç de hayal değildir.
Tükürük bezleri; tükürük salgılamak ve bu salgıyı ağız içine iletmekle görevlidir. Gün içinde gıda alımının azalması (açlık), susuz kalma gibi nedenlerle de ağızdaki tükürük miktarı azalır. Aynı şekilde gece tükürük salgısı uykuda tamamen sıfırlanır.
Ağızdaki tükürük üretiminin azalmasından dolayı ağız kendini temizlemek için ihtiyaç duyduğu sıvıyı bulamaz. Bu nedenle sabahları uyandığımızda ağzımız kokar
Genel anestezie hasta uyarana cevap veremeyecek kadar derin uykudadır. Ayrıca genel anestezi sırasında solunum baskılandığından solunum baskılandığından solunum desteği gerekir. Sedasyonda ise hasta sedasyonun düzeyine göre sözlü komutlara veya tekrarlayan uyarılara cevap verebilir ve kendi kendine solunum yapabilir.
Hastanın havayolunu açık tutabildiği, fiziksel uyaranlara ve sözlü komutlara uygun cevabı verdiği ve bilincin baskılandığı, kontrollü uyku halidir.
Hastanın rahatlamasını ve sakinleşmesini sağlamak için kullanılır. Hasta hekimle kooperasyon halindededir ve hekimden aldığı komutları yerine getirebilir ancak operasyon sonrası tedaviyi, ağrıyı ve rahatsızlık veren sesleri hatırlamayacağından psikolojik travmaya engeldir.
Sedasyon son derece güvenlidir ve bilinen bir yan etkisi yoktur. İşlem sırasında anestezi doktoru tarafından hastasının nabız ve tansiyonu kontrol edilir, işlem sonrasında ise hasta yarım saat içinde evine gidebilecek duruma gelir.
Diştaşı temizliğini ihmal etmeyin.Diştaşı kaynaklı dişeti çekilmesi ve diş aralıkları sizi yaşlı gösterir.
Kötü görünüşlü eski dolgularınızı değiştirin
Rengi koyulaşmış dişlerinizi beyazlatın. Koyu renkli dişler sizi yaşlı gösterir.
Eksik dişlerinizi hemen telafi edin. Diş kaybı ağız yapınızın büzülmesine yol açar.
Kötü kapanışınızı düzelttirin. Çünkü sözcükleri doğru telaffuz etmeniz buna bağlıdır.
DUDAKLAR: Tıpkı bir çerçevenin tabloyu şekillendirdiği gibi dudaklar da dişlerimizi ve gülüşümüzü şekillendirirler.Gülüş dizaynı ;dudakların kalın,ince, uzun,kısa vs. olmalarına göre düzenlenerek var olan kusurlar kapatılabilir.
DİŞETLERİ: Dişetleri dişlerimizi en yakından çerçeveleyen aksesuarlardır. Dişlerimiz güzel olsa bile sağlıksız(şiş, kırmızı ve parlak)dişetleri gülüşümüzün çirkin görünmesine neden olur
Bu durumda da gülüşümüzde rahatsız edici görüntüler oluşur. Estetik dişhekimliğinde dişetleri konusunu iki temel uygulama alanında inceleyebiliriz.
1. Varolan dişetlerine sağlık kazandırmak
2. Sağlıklı ama kötü görünüşlü dişetlerine estetik kazandırmak.
Dişetlerine sağlık kazandırmakla ilgili bilgileri dişeti hastalıkları bölümünde bulabilirsiniz.